Demokratik açılım; terörü, işsizliği, yoksulluğu çözümleyecek mi? Açılımla ne çözümlenecek? Bu ülke sınırları içinde yaşayanlar, yıllardır birbirleriyle dost olarak yaşamadı mı? Hala da yaşamıyorlar mı? Türk, Kürt, Ermeni, Rum, Laz, Boşnak dil, din, mezhep ayrımı gözetmeden yaşadı ve de yaşıyor.
Şu anda da kimse birbirine ‘sen şusun', ‘senin dinin şu', ‘senin etnik kökenin şu' demiyor. Diyenler sadece ve sadece içte ve dıştaki çıkar çevreleri. Bu çıkar çevrelerinin gayeleri, toplumlar arasına nifak tohumları serperek insanları birbirine düşman etmek. Böylece zamanla dayanışma ve birliktelik duygularını zayıflatarak bazı düşündükleri hain planlarını kolayca tatbik edebilmek.
Zaman zaman görülen terör odaklı hareketlerin, hemen her gün görülen eylemlerin nedeninin temelinde; işsizlik, yoksulluk ve gelecek kaygısı yatıyor. Hemen herkes, her kurum ve kuruluş sokakta bir şeyler istiyor. Ama en başta ‘İŞ' yani ekmek istiyor.
Türkiye'de öncelikle doğu ve güneydoğudan başlamak üzere yatırım ve istihdam şart. Yatırımcıya gösterilecek kolaylıklarla buralarda iş sahaları açmak şart. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde orantısız bir ekonomik gelişim yaşanırken Doğu ve Güneydoğu'nun neredeyse tamamı 1920'lerin koşullarına mahkum, boynu bükük, gözü yaşlı bir yaşama mecbur edilmiş bura halkı yıllarca... Günde 5 TL'ye muhtaç insan var.
Boğaz'da villada oturup son model spor arabasıyla işine giden hangi güneydoğu kökenli gencin eline silah verip dağa çıkarabilirsiniz. Doğu ve güneydoğu kökenli sanatçılarımız ve işadamlarımız neden buralara yatırım yapmaz, yapacak olanlara da önayak olmaz? Böyle yatırımlar yapılsaydı, o bölge gençleri silahlanıp dağa çıkar mıydı? Yatırımlar başladıysa da biraz geç kalınmadı mı?
Buradaki gençlerin çoğuna sevgiyle ellerine bir erkek eli değmemiş. Sevgiyle yaşasaydı bu genç kız ve erkekler ölme ve öldürme gibi hayvansal dürtüden uzak yaşamak isterlerdi. Türkiye'yi tehdidin gerçek kaynağı ve de Ortadoğu'daki kaosun mimarı kimdir… Dış çevrelerin dolduruşuyla hareket edersek biz de o kaos içersinde kendimizi bulabiliriz? Unutulmasın ki en ufak bir dış tehdit karşısında bu basını ve onun gibi düşünen siyasileri koruyacak olan bu ‘ordu' dur. Unutmayalım… Bu ülke batıdan doğuya hepimizin…
