Proje kapsamında kasım ayından bu yana aldıkları öz savunuculuk eğitimleriyle hem haklarının farkına varan hem de ihtiyaçlarını ifade etmeyi öğrenen down sendromlu gençler, 21 Mart Dünya Down Sendromu Günü'nde TBMM'de katıldıkları toplantıda bağımsız yaşam için taleplerini dile getirdiler.
Yolculuk öncesi down sendromlu gençlerle ailelerinin yanı sıra dernek ve vakıftan temsilciler Pendik Tren Garında bir araya geldi.
Down Sendromu Derneği Başkan Yardımcısı Fulya Ekmen AA muhabirine yaptığı açıklamada, 10 yaşında down sendromlu bir kızı olduğunu anlattı.
Ekmen, 2009 yılında kurulan derneğin faaliyetlerine devam ettiğini belirterek, "Benim Sesim Benim Toplumum projesi down sendromlu gençlerden öz savunucu yaratma projesi aslında. Öz savunuculuk eğitimleri veriyoruz ve bundan sonraki süreçte kendi haklarını kendileri savunsun, kendi isteklerini kendileri talep etsin istiyoruz. Bu yüzden bizim için çok kıymetli bir proje" ifadelerini kullandı.
Projenin Türkiye'de "ilk" olduğunu aktaran Ekmen, şöyle devam etti:
"Genel olarak zihinsel engelli kişilerle ilgili hep başkaları konuşur, başkaları talepte bulunur. Artık bundan sonra biz farklı şehirlerde de önümüzdeki sene öz savunma grupları oluşturarak, gençlerin kendi taleplerini kendilerinin iletmesini hedefliyoruz. Şimdi Ankara'ya gideceğiz. 21 Mart'ta Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonunda kendi seçtikleri konuda taleplerini iletecekler. Sabancı Vakfı ile birlikte bu projeyi sene sonuna kadar devam ettireceğiz. Sabancı Vakfı hibe programları kapsamında destek oluyor. Bu proje bittikten sonra da biz kendi programlarımızı devam ettireceğiz. Amaç zaten kalıcı bir program oluşturmak. Yurt dışından Down Syndrome International ortağımız. Eğitimleri onlardan alıyoruz, onların programlarını Türkçeye, Türkiye'ye uyarlıyoruz ve onlardan da bir eğitim programı oluşturuyoruz."
TBMM'deki toplantıya katılacak olan down sendromlu gençlerden İrem Akman Arslan, Mecliste öz savunuculuk yapmak üzere Ankara'ya gittiğini söyleyerek, "Kendi haklarıma saygılı davranmalarını isteyeceğim." dedi.
Senem Tatlıtürk kendileri için konserler düzenlenmesini isteyeceğini kaydederek, Büşra Gonca Uyanık ise çalışmak istediğini, tiyatro ve sinemaya gitmek istediğini dile getireceğini söyledi.
Konuşmaların ardında gençler Yüksek Hızlı Tren ile Ankara'ya doğru yola çıktı.
