2014 yılında yazdıklarımızla yine haklı çıktık;
Teneke Müteahhitler başlığıyla yazdığımız yazıya çok tepki almıştık. Ancak kısa süre sonra yazdıklarımız ortaya çıktı ve arsalar üzerindeki teneke tabelalar sökülmeye başladı. Bu seferde uyandırma görevi gördüğümüz için tebrikler gelmeye başladı. Amacımız bir şeyler kazanmak, tebrik almak olmadığını bizi takip edenler bilir. Amacımız kuşaklardır yaşadığımız bölgemizdeki oluşabilecek gayrimenkul sorunlarını, bilgimiz dahlinde duyurmak, gücümüz nispetinde engellemektir. Tecrübelerle sabittir, sorun çözücülerin bile büyük gayrimenkul sorunları yaratarak bölgemizi terk ettiğini ve birçok vatandaşın halen imar- ifraz sorunlarıyla boğuştuğu aşikardır. Seçilmişlerin böyle davrandığı bir ortamda, ticari kazanç için her şeyi mubah görenleri siz düşünün. Tabi sular durulduğunda ihale bizim gibi yerel insanlara kalıyor. Bu yüzden susmanın da vebali bizedir.
Gelişmekte olan bölgelere Müteahhitlerin hücum etmesi doğal bir durum olsa da Alemdağ’da iş zıvanadan çıktı. Bölge adeta Müteahhitlere ayakçılık yapanların cenneti haline geldi. Her köşe başında farklı bir ameliyat var. İmarın ve inşaatın ne olduğunu bilmeyen masum vatandaş ile çakalların dansının sonu ne olacak merak konusu. Henüz daire satış rakamları net olarak belli olmasa da en kötü konuma sahip arsa bile %50 ile kat karşılığı verilebiliyor. Civar beldelerde boş arsa kalmadığından Müteahhitler ve yatırımcılar beldeye akın ediyor. 2/b kanunu ile bir anda tapuya kavuşan küçük parsel sahibi ilgi odağı oldu. Bunu fırsat bilen bazı kötü niyetli Müteahhitler güçlerinin çok üstünde işler alarak arsa sahiplerini mağdur etti. Gücü olmadığı için işe başlayamayan firmalar, aynı zamanda aldıkları arsaların 2/b ödemelerini aksatmaya başladı. Gücü nispetinde iş yapanların inşaatları devam ederken bölge kalkınıyor ve depreme karşı sağlam bina stoku oluşuyor. İmar planındaki açılamamış yollar açılıyor, park ve bahçeler ortaya çıkıyor. Bu yüzden arsa sahipleri Müteahhit seçimlerinde biraz uyanık olmalı, yıllarca mahkemelerde hukuk savaşı vermek istemiyorlarsa ayakçıların da boş vaatlerine kanmamalıdırlar.
Konunun ehli olmayanlar; genelde yanlış hesaplamalar yaparak kat karşılığı inşaat yapmak için sözleşmeler yaptılar. Bu sözleşmelerde de sıkıntılar çıkıyor. Resmi imar durumu olmadan başlanılan her işte bir bozukluk olabiliyor.
Bazıları ise bilerek; olmayan imara göre hesap yaptılar ve arsa sahiplerini kandırdılar. Arazilerin üzerlerini tabelalarla donattılar. Tabela ile mahallelerde hakimiyet alanı kurmaya çalışanlar, kısa süre sonra tabelaları sökmeye, sözleşmeleri iptal etmeye başladılar. Vatandaş hayal kırıklığı içinde. Alt yapısı sağlam, bilinçli yapılan çalışmalar ise, iki tarafında rızası ile devam ediyor.
Arazi toplulaştırmasını özendirmek için yazılmış plan notu sayesinde birkaç gecekondu birleşerek 750m² yi geçmemek kaydıyla yerlerini kat karşılığı veriyorlar. Bu durumda parselin üzerinde bulunan yapının kentsel dönüşüm yasasından faydalanıp faydalanamayacağı da önemli bir etken. Kentsel dönüşümden yararlanabilmek Müteahhide önemli faydalar sağlasa da, Belediyeler tek katlı yapıların bu kanundan yararlanmasını istemeyerek, Kanuna muhalefet ediyorlar. Bu durumda milimetrik hesap yapan Müteahhit, küçük bir inşaatta bile elli yüz bin lira hesap hatası ile karşı karşıya kalıyor. Yeni gelişen, şehir merkezine uzak olan bölgelerde kar marjı düşük olduğundan, en küçük hesap hatası bile müteahhidi zor duruma sokabiliyor. Tüm taraflar daha şeffaf ve objektif olmalılar…
NOT: Bölgenin en elzem gayrimenkul sorunlarından biriside kararı alınıp da kısa sürede başlanılmayan 18. Madde uygulamalarıdır. 13/01/2014