Görsel medya deyince akla ilk gelen televizyonlarımızda bırakın dizi filmleri, paparazzi adıyla yapılan programlar her kesin lüks içinde yaşadığı, bir giydiğini bir daha giymediği hayatları göz önüne getirerek insanların yaşamlarından memnuniyetsiz olmalarına, hatta isyan etmelerine sebep oluyor.
Sonrasında da insanlarda, ‘Ben çalışıyorum, neden bunlara sahip değilim' düşünceleri oluşuyor. Diğer taraftan da yemek için ekmek bulamayan insanlarımız varken, bir gecede milyarları harcayan insanları gündeme getiriyoruz. İçkinin su gibi tüketildiği ortamlar cezbedici şekilde gündeme getiriliyor.
Hayatlarımız, dizi film gibi entrikalarla dolmaya başladı. İnsanların maskelerini göremez olduk. Güven denen duyguyu yitirmeye başladık. Bulmaca çözer gibi insanları anlamaya, çözmeye çabalıyoruz. Çözebilene aşk olsun?
Komedi adı altında çekilen film ve dizilerde ne dil kullanıldığı da meçhul. Küfürler, argo kelimeler havada uçuşuyor. Ve ne yazık ki insanlarımız bunlara gülüyor, kendi aralarında espri konusu yapıyorlar. Zamanla kalıplaşıp kalıyor dilimizde. Televizyonlarda reyting patlaması yaşanıyor.
Oysa eskiden çekilen dizilerde, büyük ve gerçek aşklar, bu denli büyük sevdalardan bahsedilirdi. Şimdi birbirini aldatan, kardeşinin eşine göz koyabilecek kadar basite indirgenmiş sevgi(!)'den bahsedilen diziler var.
Kitap okuma oranlarımızın artması gerekirken, gün geçtikçe azalıyor. Bir kanaldaki diziden diğerine geçiyorsunuz. Beyinler boş konularla meşgul ediliyor.
İzleyici robot haline geldi. Gece yarılarına kadar TV başında insanımız. Bilgisayar, televizyon bağımlıları olmaya başladık. Yeni psikolojik hastalıklar türedi. Eskiden eroin ve alkol gibi bağımlılıklar var iken, şimdilerde bilgisayar bağımlılığıyla mücadele eder oldu psikologlar. Oysa her kitapta yeni bir ufka yelken açar, yeni bilgiler öğrenebiliriz. Gençlerimize okuma bilincini ve okumanın insana kattıklarını öğretmeye çalışalım.
Gençlik ve toplum nereye gidiyor? diye bir düşünelim. Bireysel olarak neler yapabiliriz, neler yapmalıyız? Zaman geçiyor ve ne yazık ki olumlu bir gelişme yok?
