Çiftlikbank ders olmadı; vatandaş para yatırmaya devam ediyor. Türkiye son yılların en büyük dolandırıcılık olayını Çiftlikbank’la yaşarken, Çiftlikbank’tan sonra bile kurulan Ponzi şirketlerine para yatıranların olduğu ortaya çıktı. Çiftlikbank ve Turcoin gibi milyarlarca liralık dolandırıcılığa imza atan Ponzi yapılanmalarını tüm Türkiye yakından takip ederken, yeni kurulan benzer şirketlerin hala para toplayabilmesi "bu kadar da olmaz" dedirtiyor. Günlük bir gazetemizin haberine göre kısa yoldan para kazanmak için büyük bir risk iştahına sahip olan çok sayıda kişi Çiftlikbank rezaletinden sonra kurulan bu tarz şirketlere inanarak paralarını kaptırıyor. Halen Türkiye'de bu yönde faaliyet gösteren onlarca site bulunuyormuş. Ticaret Bakanlığı bünyesinde kurulan sanal dolandırıcılarla mücadele ekibi, bu girişimlere göz açtırmıyor. Bakanlık uzmanları, bu tür siteler yayına başlar başlamaz, şirketleri kontrol altına alıyor. Bankalar da Çiftlikbank olayından sonra bu tür yapılanmalara temkinli yaklaşıyor. Uzmanlar, Ponzi yapılanmasıyla yüksek kâr vaadinde bulunarak para toplayan şirketlere kananlar için parasını geri alma umudunun olduğunu belirtiyor. Bunun için iki şart var: Birincisi, ödemenin kredi kartı üzerinden yapılmış olması, ikincisi de itirazın ödeme tarihinden itibaren 180 gün içinde yapılması. Kredi kartıyla yapılan ödemelerde suiistimali önlemek için Mastercard ve VISA'nın uyguladığı kuralına göre, harcama itirazı anlamına gelen charge back kuralı yıllardan beri tüm dünyada geçerli olarak uygulanıyor. Ters ibraz olarak bilinen kurala göre, kişi para gönderme işlemini kendisinin yapmadığını ileri sürerek parasını geri isteyebiliyor. Ancak Türk bankacılık sisteminin bu tür para transferlerinde üçlü kontrol olduğu için bu itiraz kabul edilmiyor. Parayı geri almak için en önemli itiraz hizmetin alınmadığını belirtmek. Charge back'te müşteri hizmet almadım diyorsa, aksini ispatlamak şirketin sorumluluğunda. Digital ponzi şirketlerinin hizmet verdiğini ispat etmesi gerekiyor. Uzmanlar, itirazın ise 180 günde yapılması gerektiğini belirtiyor. Ponzi Düzeni, sisteme dahil edilen insanların kendi yatırımlarıyla veya sonraki katılımcılardan gelen paralarla ödemenin yapıldığı bir dolandırıcılık yöntemidir. Günümüzde özellikle bizim de dahil olduğumuz orta ve üst gelir seviyesindeki ülkelerde görülmektedirler. Böyle olmasının nedeni faiz gelirlerinin düşüklüğünden dolayı küçük miktarlarda yatırım yapan insanların faize göre daha göz doyurucu kârlar elde etmek istemeleridir. Az miktarda birikimi olan ve kendini “küçük yatırımcı” veya “girişimci” veya “fırsat avcısı” olarak tanımlayan insanların dolandırılma hikayesi buradan başlar. Lütfen bu tür şirketlere itibar etmeyin...
Dolandırıcı şirketlere inanmayalım…
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.