Türk Gençliği bilinmez bir yaşam kaygısının içinde çalkalanıp duruyor. Üniversite öğrencileri bile nasıl bir iş hayatının kendilerini beklediğini bilmiyor. Hayat şartları iyice zorlaşmış durumda. Gittikçe zorlaşan yaşam şartlarının altında başta gençlerimiz adeta bunalmış durumda. Üretkenliğimiz tamamen azalmış durumda. Sadece para kazanma üzerine şartlandırılıyoruz. Eskilere şöyle bir baktığımızda, insanlar toplum için çalışmayı önemli kılıyordu. Buna örnek olarak öğretmenliği verebiliriz. Ancak şu anda öğretmenlikte birden fazla gelir kaynağı getirebileceği düşüncesi oluşmaya başladı. Üniversitede okuyan gençlerin çok az bir kısmı akademik kariyer düşünüyor. Akademik kariyer düşünülmemesinin nedenlerinden birisi tabii ki para kazanmak için aceleci ve hırslı davranmamız. Diğer bir neden ise bilimsel araştırma şansımızın az olması. Bir tüketim toplumu olarak zaten üretimimiz kısıtlı seviyede, bir de üniversitelerde araştırma imkânının eksikliğinden üreten beyinlerimiz de dışarıya gidiyor. Başta ABD olmak üzeri Avrupa’nın birçok ülkesinde bizim genç beyinlerimizi bizden iyi kullanıyorlar. Gerçekten zeki olan gençlerimiz ise eğitim sisteminde dönen bozuk çarkların arasında ezilip gidiyor. Teorik öğretiler nedeniyle pratikte bir şey kazanamıyor gençlerimiz. Amerika ve Avrupa ülkelerinden aldığımız televizyon programları bizleri ilginç bir şekilde televizyon bağımlısı haline getiriyor. Aslında bu bizim teknolojiye karşı inanılmaz bir yarış içinde olmamızdan kaynaklanıyor. Öyle ki cep telefonu devi Finlandiya’da bu kadar yaygın değildir cep telefonları. Bizler teknolojiyi çok çabuk benimsiyoruz ama teknoloji üretme konusunda hiçbir çaba göstermiyoruz. 20-25 yıl öncesinde telefon sahibi olabilmek için aylarca beklendiğini herkes bilir. Ama şu anda isteyen istediğine istediği zaman ulaşabiliyor. Çünkü hemen herkesin elinde cep telefonu var. Görüldüğü gibi teknoloji çok hızla ilerliyor, biz bu teknolojiyi çok hızlı alıyoruz ama üretme konusunda bir hızımız yok. Yerimizde sayıyoruz hatta geriye gidiyoruz. Türk tarihi, çok geniş kapsamlı bir tarihtir. Ve de tarihin her devrinde topraklarımızda kurulan imparatorluklar hep dış güçlerin entrikaları ve çalışmaları ile yıkılmıştır. Bu nedenle geçmiş tarihimizi gençlerimizin iyi okumaları gerekiyor. Okuyalım ki dış güçlerin ülkemiz üzerindeki çalışmalarını bir an önce görelim. Bunun için geç alınacak önlemler çözüm için geç olabilir…
Geçmişi anlayarak geleceği inşa edelim…
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.