Asgari ücret zammının ardından, aralarında 10 senelik kıdemi olan işçilerin, kamu emekçilerinin de bulunduğu çalışanların yüzde 80’ni asgari ücretli oldu. Türk lirasının değer kaybı ve yüksek enflasyon oranları da hesaba katılınca mevcut ücretlerle geçinmek iyice zorlaştı. Diğer iş kollarında yeniden zam yapılmazsa asgari ücret ortalama ücret haline gelmiş olacak. Belediye işçileri de bu durumdan etkilenecek grupların başında geliyor. Asgari ücret zammı sonrası ücretleri asgari ücretin altında kalan Kadıköy Belediyesi işçileri ek zam talep etti.
ÜCRETLER ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA KALDI
İşçiler yapılan son sözleşmeden sonra hesaplarına yatan son net ücretlerinin 3 bin 400 ila 3 bin 700 arasında olduğunu söyledi. KHK ile belediye şirketlerine geçirilen işçilerin tamamının ücretinin asgari ücret altında kaldığını dile getiren işçilerden biri, “Ancak hafta sonlarında, bayramda seyranda çalışırsam biraz üstüne çıkabiliyorum” dedi. Belediye işçisi, “Zaten geçinemiyorduk ama bu maaş ve zamlarla artık iyice geçinemez hale geldik. Temmuzu, yeni sözleşmeyi bekleyemeyiz. Aldığımız zam şimdiden eridi, sözleşme zamanına kadar ne olur bilmiyoruz bile” diye konuştu. Sendikanın belediye yönetimiyle görüşmesi gerektiğini ifade eden işçi, “Ek zam istemesi lazım. Biz arkalarında dururuz” dedi.
"İŞ YÜKÜMÜZ ARTIYOR"
Çalışma koşullarının da zor olduğunu belirten başka bir işçi de “Bazen amirler yanlış şeyler söylüyorlar, hakaret ediyorlar ama sendika onları uyarmak, bizi savunmak yerine ‘Amirlerinizle laf dalaşına girmeyin, cevap vermeyin’ diyor bize toplantıda” ifadelerini kullandı.
İşçilerin en çok şikayet ettiği konuların başında işçi açığı ve görev tanımları dışında işler yaptırılması geliyor. Bir temizlik işçisi; “Ben süpürgeciyim, sabahtan akşama kadar sokakları süpürüyorum ama bana gelip ‘Bugün arabaya geçmen lazım’ diyorlar. Benim raporum var, sırtımdan rahatsızım. Ama o ağır çöp poşetlerini, çöp kutularını defalarca kaldırıp arabaya atıyorum o gün. Madem açık var neden o işi yapacak birini almıyorsunuz?” dedi.
Başka bir işçi de şunları söyledi: “Biz bu bölgeyi 12 kişi temizliyorduk, şimdi 8 kişiyiz. Birkaç ay sonra bir arkadaşımız daha emekli olacak. Gidenlerin bölgelerini de kendi aramızda paylaşıp işi yetiştirmeye çalışıyoruz. Temizlediğimiz bölge her gün artıyor. Ve kimseyi almayacaklar, biliyoruz. Söyleyince de ‘Alacağız’ deyip geçiştiriyorlar yıllardır.”
"EMEKLİ OLUNCA DA ÇALIŞACAĞIZ"
Emeklilik lafı geçince herkes hemen telefonlardan kalan gün sayısına, yatan gün hesabına, sigorta girişlerinin ilk ne zaman yapıldığına bakıyor. Dönüp köyüne yerleşmek isteyen de var, evinde çocuğuyla vakit geçirmek isteyen de. Ama ne olursa olsun çalışmak zorunda olan ve “Emekli olduktan sonra da mecbur çalışacağız, geçinemeyiz ki” diyen de var. Yeniden işçi eksiğine vurgu yapan işçiler, “Şimdi sadece dış temizliğe 200 tane işçi alsalar ancak biraz düzelir durum” dedi.
Bir işçi, “Biz burada birkaç kişi belediyenin neredeyse bütün işlerini yapıyoruz yıllardır. Çoğu gün bir rutin olarak fazla mesai yapmamıza rağmen fazla mesai ücretimizi almaya bile yeni başladık, yıllarca bu böyle devam etti. Şimdi de İBB ve Kadıköy Belediyesi arasında bir ortak işçi gibi çalışıyoruz. İki yerin işini birden yapıyoruz ama tek maaş alıyoruz” dedi.
Az kişiyle çok iş yapmalarından ve yeterli alım yapılmamasından şikayet eden işçiler yapılan az sayıda alımda da ihtiyaç ve liyakatin göz ardı edildiğini, bunun da iş yüklerini hafifletmediğini söylüyor.
NE OLMUŞTU?
Genel-İş Anadolu Yakası 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kadıköy Belediyesindeki sözleşme sürecinde Genel-İş Genel Merkezi işçilerin istediği oranın altında bir zamma imza atmıştı. İşçiler Genel Merkezin kendilerinin ve şubenin iradesini yok saydığını belirtirken, Genel-İş Genel Merkezi şubeyi olağanüstü kongreye götürmüştü. Olağanüstü kongre sonrası şube yönetimine işçilerin Genel Merkezin desteklediğini söylediği grup gelmişti.