Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptığı konuşmada şunlara değindi:
"Darbe girişiminden yaklaşık iki hafta sonra çıkardığımız KHK'da kamu görevlilerinin aldığı kararlar ve eylemlerinin sorumluluk doğurmayacağı hükmünü getirmişiz. Üstelik bu kararname Meclis'te de görüşülerek yasalaşmıştı. Yani tüm vekillerin haberi var. Aynı hükümleri içeren düzenlemeye 15 Temmuz'da cesaretle darbecilere karşı koyan sivil vatandaşlar için de ihtiyaç duyulduğu görülmüştür. Nedense büyük bir gürültü koparılmaya başladı. Bana göre büyük değil. Tuhaf kampanyalar başlatıldı.
"NASIL BAY KEMAL'İN KAYIĞINA BİNİYORSUNUZ"
Hatta içimizden bazıları da bu kampanyaya katıldı. Tabi üzüldük, yapmamaları gerekirdi. Tabi bu katılanların 16 Nisan'da da bugün bu kampanyaya katılanlar 'Evet' demediler. Niye onlar bu işleriiyi biliyorlar. Biz bir yolda aynı dava arkadaşı değil miyiz? Gönüldaş değil miyiz? Nasıl oluyor da bir anda affedersiniz Bay Kemal'in kayığına biniyorsunuz. Nasıl olur?
"YAZIKLAR OLSUN"
Bizi şaşırtan hiç beklemediğimiz bazı gelişmeler. Bu husumet kervanına bizim dava arkadaşlarımızın bir kısmı da nasıl katılıyor. Yazıklar olsun, yazıklar olsun. Biz başka bir şey söylemeyeceğiz. Ama lütfetsinler de bunu söyleyelim. Birilerinin zil takıp oynamalarına vesile oldukları için yazıklar olsun.
Diyelim ki bu kararnamede geçen ifadenin sıkıntısı yeni anlaşıldı. Yapılacak iş basittir. ilgili yerlere bu görüşler iletilir. Konuşulur, gereği yapılır. Bunun yerine CHP'nin ve bazı terör örgütlerinin açtıkları yoldan gitmenin adı olsa olsa fırsatçılıktır."
15 Temmuz'u itibarsız hale getirmek FETÖ'nün, PKK'nın ve diğer terör örgütlerinin değirmenine su taşımaktan başka bir şey değildir."