Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, taş ve kayaların parçalanıp enerjiye dönüştürülmesi konusunda dünyada çeşitli adımlar atıldığını belirterek, “Ülkemizin taşı, kayası, tektonik yapısı ilk defa işe yarayacak” dedi
Bakan Yıldırım, İTÜ Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Türkiye Offshore EnerjiKonferansı”na katıldı. Konferansta konuşan Bakan Yıldırım, “Son zamanlarda fracking diye bir enerjiden bahsediliyor. Bu şu anda Çin’de, Kanada’da, Amerika’da çok ciddi anlamda çalışılıyor. Hatta Çin’inteknolojiyle ilgili artık sorunları çözdüğü de gelen haberler arasında. Bu eğer ticarileşirse fosil yakıtların bütün fiyakası bitecektir. Türkiye güçlüdür. Türkiye’de 780 bin kilometrekare alanımız var. 3 bin kilometrekarelik bir alanın rezervi, potansiyeli Türkiye’nin enerji ihtiyacı kadar. Bu kayaların parçalanıp enerjiye dönüştürülmesi işi. Müthiş bir kaynak. Ülkemizin taşı, kayası, tektonik yapısı ilk defa işe yarayacak. Hep şikayet ederiz ya ‘her taraf dağ, her taraf taş’ diye. Erzincan’dakiler hep der ki ‘çaya, fındığa, incire, pamuğa teşvik var, taş, kayaya teşvik yok mu’ diye. Şimdi bu artık taş ve kaya yavaş yavaş nimet oldu. Teknoloji geliştikçe anlaşılacak” dedi.
Türkiye’nin önünde büyük fırsatlar olduğunu ancak bunu görenlerin dostça düşünmediklerini söyleyen Yıldırım, “Türkiye’nin tökezlemesi gerektiği kanaatindeler. Ama bizim bunu görmemiz lazım. Ülkemizin üzerinde oynanan oyunlara fırsat vermememiz lazım. Türkiye rol alan ülke konumundan rol dağıtan ülkeler konumuna geldik. Bu tabi bazılarını rahatsız etti” diye konuştu.
Bakan Yıldırım, şunları söyledi:
“Mayıs ayının ilk yarısında bu ülkede 66 milyar dolarlık iki ihalede bir proje gerçekleşti. Dünyada böyle bir şey yok. Dünyanın en büyük devam eden projesi Panama Kanalı genişletme projesi. 5 milyar dolar. Bu tabi kolayca fark edilebilecek bir durum. Fakat biz hepsinin üstesinden gelebiliriz. Ülkemizin kaynakları çok geniş ve biz başımızı ağrıtan sorunlardan birer birer kurtulmak üzereyiz. Bugünlerde yaşadığımız olayları da atlatacağız. Bunlardan çok daha çetinini bu ülke gördü ve birlik, beraberlik içinde bunları da aşacağız.”
