Hemen her insanın hayalidir iyi bir mevkii ve makama sahip olmak.
Altında araba, kula kulluk eden yüzlerce insan, tıkırında yürüyen işler, işlerini yoluna koyan eş-dost ve akrabalar, bedava hayat, erişemeyeceğinin olmadığını bilmek, imrenilen koltuk ve maaş. Pek öyle kimselerin kolayca reddemeyeceği daha onlarca lütuf.
"Bir lokma bir hırka", "fani dünya", "bir Parça kefen", "bir karış toprak", "ölümlü dünya", "yalan dünya", "hepimiz misafiriz" gibi Gariban kandırmacalarını yalanlayan ve Asıl İnsan'ı ortaya çıkaran imkanlar silsilesi.
Erişemeyen başarısızların, güç tutkunlarının, hırslıların her daim kötülemeye çalıştıkları yüksek pozisyonlar-makamlar-mevkiler ve oraları ele geçirmeyi başarmış Akıllı ve çevresini aklı ile seçen adamlar ve kadınlar.
Elbette Eşit Değiliz. Eşitliği öyle demokrasi falan değil yaşamın içinde kişinin yarattığı etki alanı belirler.
Bir Tüsiad Başkanı kadın ile bir Öğretmen nasıl Eşit olabilir ki?
Bir Bakan ile bir ev kadını Eşit olabilir mi?
Peki ya adı dahi bilinmeyen bir sıradanlıktan, muktedir bir faniden aldığı sürpriz bir telefonla sıyrılan ve ertesi gün ayrıcalıklilar koltuğuna yerleşen geleneksel bir adam ya da kadın için bundan büyük bir sınıf atlama olabilir mi?
Bazı ayrıcalıklı makamlar ve unvanlar için bir ömür adamış olanlar bilir ve anlarlar; oralara gelmek hiç kolay olmadığı gibi oralarda kakmak da gelmek kadar zordur.
Bir kere;
Getirene hep minnet duyacaksın,
Özgürlüğünün sınırlarının o sınırları belirleyen lütufkarın çizdiği sınırlar kadar olduğunu iyice bileceksin,
Her adımını O lütufkara danışacaksın,
İçinden gelmese de hep hürmet sunacaksın,
İnanmadığın pek çok şeyi yapacaksın,
İlke-prensip falan yalan olacak,
Şan-şöhret-para-güç ve makam sahibi olmanın bedelsiz lütuflar ve tesadüflerden ibaret olduğunu mu düşünüyorsunuz!
Bu insanlar için yaşadıklarını, söylediklerini hazmetmek kolay mı zannediyorsunuz!
Bu insanların vicdanlarını ardlarında bırakarak yaşamak zorunda kalmalarını basit bir sadelikle mi karşılıyorsunuz!
Hal böyle ise büyük hata.
Bu insanların yaptığı sadece "oyunu kuralına göre oynamak"
Kimleri gördük; oyunu kuralına göre oynamadığı için oyun dışı bırakılan ve bir daha hiç oyuna alınmayan ve şimdi koltuğunda terlikleriyle sıkıntıdan günde on gazete okuyan, yirmi ayrı tv kanalından aksam ve sabah haber dinleyen..
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
