Son yapılan istatistik ve sayımlara göre Türkiye’nin nüfusu 78 milyon… Bu nüfusumuzla acaba övünelim mi? Bence hayır… Doğu ve güneydoğu bölgelerinde yaşayan halkımızın genelde 5-10 çocuğu var. Daha fazlaları da var tabii. Buralarda geçim şartları çok zor olduğundan bu çocukları dünyaya getiren baba; büyük kentlere gelerek ya inşaatlarda amele, ya da bulabilmişse bir fabrikada işçi… Köyünde kalan ise tarlada çiftçi…
Kazandığı para ne yazık ki onların ekmek parasını bile karşılayamıyor... Beslenme diye bir şey yok. Giyim zaten yok? Oturduğu ev, ya kerpiçten bir kulübe, ya da ahırdan bozma barınak. Bırakın depremi, rüzgarda yıkılacak. Yine de mutludur buradaki aileler... Allah'ına şükreder... Çocuklar okul çağına gelir ama çocuklar okula gidemez? Çünkü tarlada işler bekliyor. Hayvanlar güdülmek istiyor! Bu çocuğu okula nasıl göndereceksin. Eh okul büyük kentlerdeki gibi olmasa da yine de masraf ister? Defter- kitap almak gerekir. Üst-baş ister çocuk. Zaman zaman, hele de kış aylarında terlikle, yırtık ayakkabıyla ve de kilometrelerce çamur içinde yürüyerek okula giden çocukları TV ekranlarında izliyoruz. İçimiz parçalanıyor. Şimdi gelelim olayın diğer yüzüne? Burada yaşayan benim sevgili vatandaşım, eğer 5-10 çocuk dünyaya getirmeyip de 2, bilemedin 3 çocuk yapsaydı, bu çocukların hiç olmazsa bir tanesi okula gitme imkanı bulur, okur ve de hem kendini hem de ailesini bu sefaletten kurtarırdı. Tabii ki buradaki anne-babaların doğum kontrolü gibi bir yöntemden haberi olamaz. Olamaz da hiç olmazsa bu bilgi onlara anlayacağı şekilde, örneğin camilerde vaaz verilerek, kahvelerde veya başka toplu bilgi verilecek yerlerde uzmanlar tarafından verilip babalar eğitilse olmaz mı? Çok çocuk; değil doğu ve güneydoğuda, batıda da sorun getirir. Nüfus azalıyormuş… Azalsın efendim… 100 milyon olacağına 40-50 milyon oluver. Ama yaşayanlar insan gibi yaşasın? Doğu ile batı arasında böyle uçurum olmasın? İşte, Fransa, İngiltere, İsveç, İtalya vs… Doğu ve güneydoğu kalkındırılsın… Tarım, hayvancılık geliştirilip fabrikalar artırılsın. Okullar yapılsın. Çocuklar okutulsun. Her işin başı eğitimdir. Eğitim olmayan yerde her türlü sıkıntı, zorluk, kötülük baş gösterir.Türkiye'de nüfus şu anda 78 milyon değil de 30-35 milyon olsaydı çoğu sorunlar çözülmüş olacaktı. Eğer kalabalık görünüp komşularınızı psikolojik olarak korkutmaksa amaç, dikkat edelim ki önemli olan; kalabalık ordu, kalabalık insan topluluğu değildir. Günümüzde, eğitimli ve ekonomik olarak gelişmiş, gelişmekte olan toplumlar söz sahibidir yer yüzünde. Bırakalım bu, çok çocuk sevdasını. Lütfen ağırlıklı olarak doğu ve güneydoğulu kardeşlerimize bu konu gerçekçi bir dille anlatılsın ve de önlemleri alınsın. Yoksa ilerisi hiç de iç açıcı görünmüyor…
