Yılmaz, Türkiye Özel Okullar Derneği’nce, Turizm Merkezi Belek'te düzenlenen "Türkiye'de ve Dünyada Değerlendirme Sistemlerinin Eğitime Etkisi" programının açılışında, bakanlık olarak eğitim çağında herkese kişilik yetenek ve kabiliyetlerin en üst düzeyde geliştirilmesi için fırsat eşitliği temelinde eğitim vermeye çalıştıklarını bildirdi.
İletim becerisi yüksek, takım çalışmasına uyumlu, eleştirel ve analitik düşünceye sahip kişiler yetiştirmeye amaçladıklarını aktaran Yılmaz, "Bu amaca uygun eğitim aynı zamanda ülkemizin bilgi ekonomisine geçiş için de gerekli beşeri sermayeyi yapılandıracaktır. Ülkemizde demokrasinin gelişmesi ve kökleşmesi içinde gereklidir" diye konuştu.
Bu dönemde en büyük yatırımı eğitime yaptıklarını vurgulayan Yılmaz, 2002'de eğitime ayrılan kaynağın 10,5 milyar lira, 2018'de ise merkezi hükümet bütçesinden eğitime ayrılan miktarın 134 milyar 727 milyon lira ayırdıklarını bildirdi.
Bu bütçeyle toplumun bütün kesimlerini içine alan örgün ve yaygın eğitimle öğretim hizmetlerini yerine getirdiklerine değinen Yılmaz, "Bu yıl 65 bin 793 okulumuzda bir milyon 61 bin 989 öğretmenimizle 18 milyona yakın öğrencimize eğitim vermekteyiz. Kaliteli bir eğitim için öncelikle eğitim altyapısının tamamlanması gerekir. Eğitimin altyapısı tamamlanmadan nitelikli bir eğitiminden bahsedebilmek mümkün değildir. Zorunlu eğitim süresini 8 yıldan 12 yıla çıkardık. Bu kapsamda öğretmene en büyük yatırım yaptık." ifadesini kullandı.
- "Bugün batıda öğretmen açığı var"
Bakan Yılmaz, 2003 yılından bu yana 584 bin 288 öğretmen atadıklarına işaret ederek bakanlığa bağlı eğitim kurumlarında 904 bin 679 öğretmenin görev yaptığına dikkati çekti.
Yılmaz, kamunun yaklaşık 3 milyon memuru olduğunu, bunun bir milyondan fazlasının Milli Eğitim Bakanlığında olduğunu belirterek, şöyle devam etti: "Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı ilköğretimde 28'den 17'ye, ortaöğretimde 18,'den 13'e düştü. Bu rakamlarla Kore, Japonya ile aynıyız, Avrupa'daki İngiltere, Fransa birçok ülkeden de daha iyiyiz. Ülkemizi her bölgesinde norm kadro öğretmen doluluk oranlarını birbirine yaklaştırdık. Öğretmen doluluk oranı Doğu Anadolu'da yüzde 92'nin, Güneydoğu Anadolu'da yüzde 90'ın üzerinde. Ülke genelinde ise yüzde 90'ın üzerinde. En fazla öğretmen açığımızın olduğu bölge Marmara Bölgesi, İstanbul. Ama 10. kalkınma planındaki ihtisas raporunda ise bölgeler arası eşitsizlik giderilsin derken doğuda ve güneydoğuda öğretmenin olmadığını, dolayısıyla oraya daha fazla önem verilmesi gerekiyor derken onların batıya yaklaştırılması ifade ediliyordu. Bugün batıda öğretmen açığı var. İkili eğitime ise 2019 sonuna kadar son vermek istiyoruz. Bunun için 58 bin derslik ihtiyacımız var. Şu anda 40 binin üzerinde dersliğimiz yapılıyor. İnşallah devlet -millet işbirliğiyle en kısa zamanda 58 bin dersliği tamamlandığında 2019 sonuna kadar da ikili eğitime son vereceğiz ki eğitimi kalitesini biraz daha artıralım."
Özel okullara desteklerini sürdüreceklerini vurgulayan Yılmaz, eğitimin her kademesinde okullaşma oranı ve ortalama eğitim süresinin arttığını, toplumun yüzde 95'inin okur yazar olduğunu vurguladı.
Türkiye Özel Okullar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Dal da geçmişte olduğu gibi bugün de etkileşimin sempozyumla sınırlı kalmayacağını belirtti.