Doğuştan iki kolu ve bir bacağı olmayan
Tek ayağıyla başarıya koşan İlknur Peder
O, tek ayağıyla okuma - yazmayı öğrenerek, bugün binlerce kişiye "kişisel gelişim" seminerleri veren bir psikolog
Günlerden bir gün, mavi gözlü, iki kolu ve bir bacağı olmayan bir bebek geldi dünyaya.
Güzel bebeği, tüm çocuklar gibi anneciği pamuklara sarıp büyüttü. Güzel bebek, büyüdükçe, kollarının ve bacağının da büyüyeceğini sanıyordu.
Masal değil, Gerçek bir yaşam öyküsü
İlknur, 6 yaşına gelince farklı olduğunu gördü. Arkadaşları gibi sokakta oynayamıyordu. Sokağa çıktığında insanlar acıyorlardı.
Peder, engelli bir kadın olarak yaşadığı zorlukları, ilkokula alınmadığı dönemleri ve mücadeleden vazgeçmeden kazandığı başarıları anlattı.
18 Yaşına Kadar Okuyamadım
- Okula gitme yaşım geldiğinde, maalesef okula alınmamışım. Babam beni kayıt ettirmek için birkaç okula gidiyor, okul müdürleri kaydetmek istemiyorlar. Hem engelli hem de bir çocuğunun okumasına gerek görmüyor ve babamı geri çeviriyorlar. "Bu kız okuyup da ne yapacak ?" diyorlar. Babam da "Okumasın mı bu çocuk" diyor. "Çok istiyorsanız, 18 yaşından sonra dışarıdan ilkokulu bitirir" diyorlar. Böylece benim okul maceram, başlamadan bitti.
O yüzden ben 18 yaşına kadar okuyamadım. Annem evde okumayı öğretti. Kendim de ayağımla yazı yazmayı öğrendim. Şehir dışındaki akrabalara mektuplar yazardım okuma yazmam gelişsin diye.
Bol bol kitap okudum. 18 yaşından sonra okulları dışarıda bitirdim. Hep psikolog olmayı hayal etmiştim ve Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nü kazandım.
İlknur Peder'in okul müdürleriyle ilgili anıları hep acı. İlkokulu dışarıdan bitirme sınavına gittiğinde de müdür, sınava almamış. Okuyabildiği için 18 yaşındaki kızı alkışlayıp, "Aferin pekiyi" diyerek okuldan yollamış. Eğitimcilerin bu davranışları, İlknur'u kamçılar. İlkokulu bitiremeyeceğini düşünenlere inat, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü mezunu olan İlknur Peder, Aile Danışmanlığı, Ergenlerle İletişim, Sınav Kaygısı, Engelli ve Ailesi İlişkileri, Kişisel Gelişim ve Motivasyon alanlarında eğitimler almış. Meslek hayatına bir Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezinde başlamıştır. Anaokulu ve özel bir hastanede devam ettiği mesleki serüvenine “Köprü” Psikolojik Danışmanlık ve Kişisel Gelişim Merkezini açarak devam etmiştir.
Zorluklardan hiçbir zaman yılmayan İlknur Peder, engelli bir kadın olarak kendini önce arkadaşlarına sonra da topluma kabul ettirmiş. Kendisine saygısını kaybetmeden topluma bir şeyler kazandırmanın peşinden koşmuş.
Elimden Geleni Yaptım
-Bunları yaparken tüm kadınlar gibi psikolojik baskıya da maruz kaldım. Bir tane hayatım var, o şansımı elimden geldiğince en iyi şekilde kullandım. Onurumla ruhumu teslim etmek istiyorum. Ne engelli ne de kadın olarak ezilecek biri olarak görülmeyi istemedim.
Hem Engelli Hem Kadın Olmak
- Engelli kadınlarda eğitim alma, tiyatroya gitme, havuzda yüzme, aşık olma haklarına sahiptirler. Hem engellisiniz ve hem de kadınsınız. İki kere dezavantaj gerçekten. Hem engelli hem de kadın olarak 'Yaşama, öl' denilen bir ortamda yaşayabiliyorsan, kendini sevebiliyor ve hayattan keyif alabiliyorsan en büyük başarı bu bana göre.
Kadın olarak duruşumuzu da belirlemeliyiz. Kadın olarak kendimizi nasıl anlamlandırdığımız çok önemli. Gücü elinde tutan erkekse o güce yaranmak, onun onayını almak, beğenisini elde etmek adına verdiğimiz tavizler biçim için bir engel daha oluşturuyor. Hepimizin yapabileceği çok şey var diye düşünüyorum. Kadın olalım, erkek olalım fark etmez, insan olarak birbirimize katacağımız çok şey var.
Şafak Pavey Rol Model Oldu mu?
-Kolum yok, bacağım yok ama ben bir mucizeyim! değil. Yaptıklarım, ürettiklerimle olmam gerektiğine inandım. Şafak Hanım güzel bir rol model oldu. Ben de naçizane bunu yapmaya çalışıyorum. Biz ne acıma kültürünün nesneleriyiz, ne de olağanüstüyüz. Her bireyin kimliğine ait özellikleri vardır.
Toplumun Engellilere Bakış Açısı
Burada hepimize iş düşüyor. Evdeki anneye de gazeteciye de psikoloğa da iş düşüyor. Belediye çalışanına da. Zihniyetimizi değiştirmemiz lazım. Engelli evinde otursun diye bakılıyor. Hala kıramadık bunu. Kaldırımlara görme engelliler için sarı şeritler yapılıyor ama çoğu yerde bunlar üzerine bir şeyler konuyor. Oraya bir eşya koymanız, görme engelliye tuzak kurmanız demektir. Engelli rampaları tekerlekli sandalyeliler için hayati önemi olan bir şey ama tam o rampanın önüne bir araba park ediyor. Engelliye ayrılmış araç park yerine, genelde normal vatandaşlar gelir park eder. Henüz bunun bilincine varamadık toplum olarak.
Psikolojik Desteğin Önemi
- Bence gerekiyor. Şimdi yavaş yavaş başladı bu. Engelli bir çocuk doğduğunda, o çocuğun ailesine de bir psikolojik destek vermek adına çalışmalar var. Proje kapsamında başladılar. Aile için de ciddi bir travma çünkü bu.
Engelli psikolog İlknur Peder, ilk kitabı ‘Elim Sende’ ile okuyucularına merhaba dedi. Peder’in ilk kitabı ‘Elim Sende’, Likya Yayınları’ndan çıktı.
‘Elim Sende’ Ne Anlatıyor?
-Hayata umutla bakmayı aşılayan öyküler yer alıyor. Anadolu’da gezip gördüğüm, hayatıma dokunan insanlarla kimi zaman tebessüm ettiren, kimi zaman da düşündüren anılarıma yer verdiğim kitap, turuncu ve beyaz olmak üzere iki farklı kapakla okuyucularımın beğenisine sunuldu.
Duygu dolu anlar yaşadığım imza organizasyonlarında, İlk eserime gösterilen ilgi beni çok motive etti. Elim Sende, benim ilk çocuğum. Umarım insanlar kitabın içerisinde kendilerini bulur ve hayata dair umutları her zaman artarak devam eder.
***
İlknur Peder, kadın sorunları konusunda yüksek lisans eğitimi alıyor, tiyatro çalışmalarına katılıyor, manzara ve doğa resimleri yapıyor, kıyafet tasarımı çiziyor ve Dünyanın birçok ülkesinden danışanlarına internet üzerinden tek ayağının yardımıyla danışmanlık hizmeti veriyor.
Gazete ve haber portallarında köşe yazarlığı yapmış olan İlknur Peder, TRT ve özel radyo kanallarında psikoloji içerikli radyo programları hazırlayıp sunmuş.
Celal Bayar Üniversitesi Kadın Çalışmaları Bölümünde yüksek lisans öğrencisidir.
Engelliler ve kadınlarla ilgili projeler ve çalışmalara sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği içerisinde devam etmektedir.
En içten alkışlar sana mavi gözlü savaşçı…
Tek ayağıyla başarıya koşan İlknur Peder
O, tek ayağıyla okuma - yazmayı öğrenerek, bugün binlerce kişiye "kişisel gelişim" seminerleri veren bir psikolog
Günlerden bir gün, mavi gözlü, iki kolu ve bir bacağı olmayan bir bebek geldi dünyaya.
Güzel bebeği, tüm çocuklar gibi anneciği pamuklara sarıp büyüttü. Güzel bebek, büyüdükçe, kollarının ve bacağının da büyüyeceğini sanıyordu.
Masal değil, Gerçek bir yaşam öyküsü
İlknur, 6 yaşına gelince farklı olduğunu gördü. Arkadaşları gibi sokakta oynayamıyordu. Sokağa çıktığında insanlar acıyorlardı.
Peder, engelli bir kadın olarak yaşadığı zorlukları, ilkokula alınmadığı dönemleri ve mücadeleden vazgeçmeden kazandığı başarıları anlattı.
18 Yaşına Kadar Okuyamadım
- Okula gitme yaşım geldiğinde, maalesef okula alınmamışım. Babam beni kayıt ettirmek için birkaç okula gidiyor, okul müdürleri kaydetmek istemiyorlar. Hem engelli hem de bir çocuğunun okumasına gerek görmüyor ve babamı geri çeviriyorlar. "Bu kız okuyup da ne yapacak ?" diyorlar. Babam da "Okumasın mı bu çocuk" diyor. "Çok istiyorsanız, 18 yaşından sonra dışarıdan ilkokulu bitirir" diyorlar. Böylece benim okul maceram, başlamadan bitti.
O yüzden ben 18 yaşına kadar okuyamadım. Annem evde okumayı öğretti. Kendim de ayağımla yazı yazmayı öğrendim. Şehir dışındaki akrabalara mektuplar yazardım okuma yazmam gelişsin diye.
Bol bol kitap okudum. 18 yaşından sonra okulları dışarıda bitirdim. Hep psikolog olmayı hayal etmiştim ve Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nü kazandım.
İlknur Peder'in okul müdürleriyle ilgili anıları hep acı. İlkokulu dışarıdan bitirme sınavına gittiğinde de müdür, sınava almamış. Okuyabildiği için 18 yaşındaki kızı alkışlayıp, "Aferin pekiyi" diyerek okuldan yollamış. Eğitimcilerin bu davranışları, İlknur'u kamçılar. İlkokulu bitiremeyeceğini düşünenlere inat, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü mezunu olan İlknur Peder, Aile Danışmanlığı, Ergenlerle İletişim, Sınav Kaygısı, Engelli ve Ailesi İlişkileri, Kişisel Gelişim ve Motivasyon alanlarında eğitimler almış. Meslek hayatına bir Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezinde başlamıştır. Anaokulu ve özel bir hastanede devam ettiği mesleki serüvenine “Köprü” Psikolojik Danışmanlık ve Kişisel Gelişim Merkezini açarak devam etmiştir.
Zorluklardan hiçbir zaman yılmayan İlknur Peder, engelli bir kadın olarak kendini önce arkadaşlarına sonra da topluma kabul ettirmiş. Kendisine saygısını kaybetmeden topluma bir şeyler kazandırmanın peşinden koşmuş.
Elimden Geleni Yaptım
-Bunları yaparken tüm kadınlar gibi psikolojik baskıya da maruz kaldım. Bir tane hayatım var, o şansımı elimden geldiğince en iyi şekilde kullandım. Onurumla ruhumu teslim etmek istiyorum. Ne engelli ne de kadın olarak ezilecek biri olarak görülmeyi istemedim.
Hem Engelli Hem Kadın Olmak
- Engelli kadınlarda eğitim alma, tiyatroya gitme, havuzda yüzme, aşık olma haklarına sahiptirler. Hem engellisiniz ve hem de kadınsınız. İki kere dezavantaj gerçekten. Hem engelli hem de kadın olarak 'Yaşama, öl' denilen bir ortamda yaşayabiliyorsan, kendini sevebiliyor ve hayattan keyif alabiliyorsan en büyük başarı bu bana göre.
Kadın olarak duruşumuzu da belirlemeliyiz. Kadın olarak kendimizi nasıl anlamlandırdığımız çok önemli. Gücü elinde tutan erkekse o güce yaranmak, onun onayını almak, beğenisini elde etmek adına verdiğimiz tavizler biçim için bir engel daha oluşturuyor. Hepimizin yapabileceği çok şey var diye düşünüyorum. Kadın olalım, erkek olalım fark etmez, insan olarak birbirimize katacağımız çok şey var.
Şafak Pavey Rol Model Oldu mu?
-Kolum yok, bacağım yok ama ben bir mucizeyim! değil. Yaptıklarım, ürettiklerimle olmam gerektiğine inandım. Şafak Hanım güzel bir rol model oldu. Ben de naçizane bunu yapmaya çalışıyorum. Biz ne acıma kültürünün nesneleriyiz, ne de olağanüstüyüz. Her bireyin kimliğine ait özellikleri vardır.
Toplumun Engellilere Bakış Açısı
Burada hepimize iş düşüyor. Evdeki anneye de gazeteciye de psikoloğa da iş düşüyor. Belediye çalışanına da. Zihniyetimizi değiştirmemiz lazım. Engelli evinde otursun diye bakılıyor. Hala kıramadık bunu. Kaldırımlara görme engelliler için sarı şeritler yapılıyor ama çoğu yerde bunlar üzerine bir şeyler konuyor. Oraya bir eşya koymanız, görme engelliye tuzak kurmanız demektir. Engelli rampaları tekerlekli sandalyeliler için hayati önemi olan bir şey ama tam o rampanın önüne bir araba park ediyor. Engelliye ayrılmış araç park yerine, genelde normal vatandaşlar gelir park eder. Henüz bunun bilincine varamadık toplum olarak.
Psikolojik Desteğin Önemi
- Bence gerekiyor. Şimdi yavaş yavaş başladı bu. Engelli bir çocuk doğduğunda, o çocuğun ailesine de bir psikolojik destek vermek adına çalışmalar var. Proje kapsamında başladılar. Aile için de ciddi bir travma çünkü bu.
Engelli psikolog İlknur Peder, ilk kitabı ‘Elim Sende’ ile okuyucularına merhaba dedi. Peder’in ilk kitabı ‘Elim Sende’, Likya Yayınları’ndan çıktı.
‘Elim Sende’ Ne Anlatıyor?
-Hayata umutla bakmayı aşılayan öyküler yer alıyor. Anadolu’da gezip gördüğüm, hayatıma dokunan insanlarla kimi zaman tebessüm ettiren, kimi zaman da düşündüren anılarıma yer verdiğim kitap, turuncu ve beyaz olmak üzere iki farklı kapakla okuyucularımın beğenisine sunuldu.
Duygu dolu anlar yaşadığım imza organizasyonlarında, İlk eserime gösterilen ilgi beni çok motive etti. Elim Sende, benim ilk çocuğum. Umarım insanlar kitabın içerisinde kendilerini bulur ve hayata dair umutları her zaman artarak devam eder.
***
İlknur Peder, kadın sorunları konusunda yüksek lisans eğitimi alıyor, tiyatro çalışmalarına katılıyor, manzara ve doğa resimleri yapıyor, kıyafet tasarımı çiziyor ve Dünyanın birçok ülkesinden danışanlarına internet üzerinden tek ayağının yardımıyla danışmanlık hizmeti veriyor.
Gazete ve haber portallarında köşe yazarlığı yapmış olan İlknur Peder, TRT ve özel radyo kanallarında psikoloji içerikli radyo programları hazırlayıp sunmuş.
Celal Bayar Üniversitesi Kadın Çalışmaları Bölümünde yüksek lisans öğrencisidir.
Engelliler ve kadınlarla ilgili projeler ve çalışmalara sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği içerisinde devam etmektedir.
En içten alkışlar sana mavi gözlü savaşçı…
Son Güncelleme: 06.06.2017 14:10