Uyuşturucu bağımlılığı ürkütüyor…

Her gün yazılı ve görsel basında izliyoruz; ülkemizde, özellikle de İstanbul’da gençler arasında uyuşturucu kullanımı gittikçe artıyor… Ve bu artış gençliği hayli tedirgin ediyor. Hükümet ise uyuşturucuyla mücadelede büyük çaba gösteriyor… Peki neden gençler uyuşturucuyu, sonunda ölüm tehlikesi de olduğunu bile bile kullanıyor. Özellikle de bonzai denilen zehiri… Bu nedenleri şöyle sıralayabiliriz: Kişilik sorunları; özellikle aşırı güvensiz, bağımlı, engellenmeye dayanma tahammülü olmayanlar, depresif ve içe dönük kişilerde madde kullanımı daha sık görülmekte. Uzmanların ifadesine göre ailesinde madde kullanımı olan bireylerde risk daha çok. Mesela birinci derece akrabalarında alkol bağımlılığı olanlarda alkol bağımlılığı riski 7 kat daha fazla. Çevrede madde kullanımının yaygın olması da riski artırmakta (arkadaş, komşu v.s.). Genellikle özenti şeklinde başlayan madde kullanımı bağımlılığa kadar gitmekte. Stres etkenlerinin olması riski artırıyor. Eğer kişide bir psikiyatrik rahatsızlık varsa, madde kullanım riski de artmakta. Mesela toplum önünde etkinliklerde bulunmaktan korkma şeklinde giden sosyal fobide alkol bağımlılığı, uyuşturucu madde bağımlılığı görülmekte. Diğer taraftan aile içi iletişim ve paylaşım sorunlarının olması kişileri maddeye iten önemli bir etken olmakta. Türkiye’de ve dünyada hızla alkol ve uyuşturucu madde alım oranları artmakta, maddeye başlama yaşları ise tüyler ürpertici bir şekilde gittikçe düşmekte. Kişinin bedensel, ruhsal ve sosyal hayatını yok eden, insanı insan olmaktan çıkaran uyuşturucu maddelerle mücadele etmek, geleceğimiz olan çocuklarımızı bu maddelerden korumak ancak iyi bir koruyucu halk sağlığı yaklaşımıyla olabilecek. Ancak koruyamadığımız ve bir şekilde maddeyle karşılaşmış kişilerin maddeden kurtarılması için iyi bir psikiyatrik tedavi protokolünün olması zorunludur. Bu kişilerin iyileşebileceğine, maddeden kurtulabileceğine öncelikle sağlıkçıların inanması gerekmekte. Yasadışı uyuşturucu kullanımı dünyanın bölgelerine göre değişse de genel kullanım yaygınlığını koruyor… Uyuşturucu ile mücadelede çözümler üretilmezse, gelecek günlerde felaket kaçınılmaz. İlkokuldan başlayarak gerekli eğitimin verilmesi, gerekirse okul müfredatında bu konunun yer alması gerekir. Okullarda düzenli sağlık taramaları yapılmalı. Çünkü insan basit bir şekilde uyuşturucu müptelası olmuyor. Yayılma çevreden başlıyor. Eğer bir sınıfta uyuşturucu kullanan bir tane varsa, bu o çocuğun veya gencin etrafındakilere de yayılmaya başlıyor. Bunu engellemek için erkenden önlem alınmalıdır yoksa daha fazla gencin hayatının kararması kaçınılmazdır. Kısaca ifade etmek gerekirse, uyuşturucu kullanıcıları ne kadar aza indirilirse satıcılığa özenti de o kadar azalacaktır. Ama son söz yine ailelerin…