Ahmet Davutoğlu'na yakınlığıyla tanınan Karar gazetesi yazarı Hakan Albayrak bugün "AK Parti çevrilerinde yükselen tepki" başlıklı bir köşe yazısı kaleme alarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti'yi eleştirdi.
Ak Parti'nin adalet için kurulduğunu ve iddiaları arasında özgürlükçülük olduğunu da söyleyen Albayrak, "Bugün AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın beğenmediği fikirleri özgürce savunmakta ısrar edenler -AK Parti’li de olsalar- AK Parti medyasında barındırılmıyor, hatta Hürriyet gazetesinden bile kovdurulabiliyor. Üstelik bunlar “Sırat-ı Müstakim’den sapmak”la suçlanarak ağır bir dinî vebal (!) altında bırakılıyor." ifadelerini kullandı.
Albayrak'ın yazısından satırbaşları ise şöyle:
"Erdoğan’ın söylem ve eylemlerini sorgulamak, “Reis”in fikirleriyle çelişen fikirler ileri sürmek, parti ve hükümette kolayca tasfiye sebebi olabiliyor. Rantiyecilik bitecekti AK Parti iktidarında. Torpilli iş adamları, şirketler, holdingler kalmayacaktı. Ne var ki bugün iltimas ve adam kayırmacılığa dair iddialar -AK Parti iktidarı öncesi dönemlerde olduğu gibi- ayyuka çıkmış vaziyette. Erdoğan daima “Gurur, kibir bize yakışmaz” diyor, “tevazu ehli” olmanın gereğine işaret ediyor. Ne var ki “Sen kimsin?”i, “Haddini bil!”i de dilinden düşürmüyor. Yağmurlarda beraber ıslandığı kimseleri bile bu şekilde tahkir etmekte beis görmüyor.
(...)
Bir çelişki daha:
Ahmet Davutoğlu, dış siyasette fazla agresif olmakla suçlanıyordu; başbakanlıktan uzaklaştırıldığında ‘Bundan sonra dostlar çoğalıp düşmanlar azalacak’ denildi. Ne var ki tam tersi oldu bunun; dış siyaset asıl Davutoğlu’ndan sonra agresifleşti ve dostlar azalıp düşmanlar çoğaldı.
AK Parti’nin falanca il teşkilatının veya filanca ilçe teşkilatının bütün bunlardaki sorumluluğu, bunları sineye çekmekten ibarettir.Hal bu iken, Erdoğan’ın AK Parti’de sorun olarak sadece teşkilatlardaki “metal yorgunluğu”nu görmesi, teşkilatlara yüklenmekten gayrı bir ‘özeleştiri’ye yanaşmaması tuhaftır. Erdoğan, doğrudan doğruya kendi tarz-ı siyasetinden kaynaklanan asıl sorunları görmezden gele dursun (veya onları sorun olarak görmeyi reddede dursun), AK Parti çevrelerinde -hükümet mahfilleri ve hatta Beştepe dahi- bunlar yaygın olarak konuşuluyor.
(...)
Erdoğan’ın doğrularını besleyip yanlışlarının önüne geçen akil adamların, parti yönetiminden ve hükümetten bir bir uzaklaştırılması eleştiriliyor. Eski AK Parti’ye, ortak akla, kadro hareketine duyulan özlem ifade ediliyor. Gittikçe yükselen bir tepki var. Bu tepki şimdilik homurtu halinde ama ‘kuvveden fiile çıkması’ an meselesi."
Albayrak bu konuya ilişkin yazıların devamının geleceğini de yazısının sonunda "Konuya gelecek yazılarda devam edeceğiz inşaallah." diyerek belirtti.