Temel tüketim maddelerine art arda gelen zamlarla sabit gelirlilerin maaşlarının sürekli eridiğini ifade eden Gürer, bu kesimlerin yaşadığı ekonomik sorunların irdelenip ücret artışının da buna göre belirlenmesi için Meclis Araştırma Önergesi verdi.
GÜRER’DEN MECLİS ARAŞTIRMA ÖNERGESİ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM Başkanlığına sunduğu Meclis Araştırma Önergesinde, ülkemizde sayıları 10 milyonu bulan emekliler ve asgari ücretlilerin ciddi mağduriyet yaşadığına dikkat çekti.
TÜİK’İN ENFLASYONU İLE ÇARŞININ ENFLASYONU ARASINDA ÇOK FARK VAR
Emekli, memur ve aşari ücretlilerin 2021 yılı maaş artışlarının, TÜİK’in hesapladığı enflasyon rakamlarına göre belirlendiğine işaret eden Gürer, TÜİK’in belirlediği enflasyon rakamlarıyla, çarşı ve pazardaki gerçek enflasyon arasında çok fark olduğuna değindi.
ENFLASYON SEPETİNDE OLMASI GEREKENLER
Gürer, TÜİK’in enflasyon sepetinde, ücret artışları belirlenecek olan kesimlerin yer aldığı emekliler ve asgari ücretlilerin senede bir kez bile almayacağı ürünler bulunurken, fiyatları haftalık olarak artan temel gıda ürünleri ile sebze ve meyve fiyatlarındaki artışların dikkate alınmadığına vurgu yaptı. Gürer ayrıca; sebze, meyve ve temel gıda ürünlerinin ise her hafta zamlandığına işaret etti.
ENFLASYON HESABI ÇARŞI-PAZARA GÖRE YAPILSIN
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Melis Araştırma Önergesinde, sabit gelirli kesimlerin ücret artışını belirleyen enflasyon sepetine konulan ürünler ile çarşı ve pazarda gerçek enflasyonu belirleyecek ürünlerin kıyaslanması, enflasyon artışının dar gelirlilerin ihtiyacı olan ürünlerdeki artışlar dikkate alınarak hesaplanması gerektiğini ifade etti.
Gürer, “2021 yılı ilk altı ayı emekli ve memur ücretlerine yansıtılacak ve asgari ücret artışına yansıyacak enflasyon rakamları için esas alınması gereken günlük tüketim gıda maddeleri ve zorunlu elektrik, doğal gaz, su, ulaşım ve gıda giderleri dikkate alınarak belirlenmelidir” ifadelerini kullandı.
CHP Milletvekili Gürer, enflasyonu düşük göstererek emekli ve dar gelirlinin alacağı ücretin düşük tutulmasının, yokluğu ve yoksulluğu tetiklemekten başka bir sonuca ulaşamayacağını da ifade ederek, “Geçim sıkıntısının, yokluğun, yoksulluğun artması da ülkenin hayrına olmaz. TÜİK’in açıkladığı enflasyonun 3-4 katı, emekli ve dar gelirlinin günlük yaşamını etkilemektedir. Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik buhranın emekli ve emekçilere etkisi, yaşam koşullarının daralması ve artan sorunlar, TÜİK tarafından emekli ve memur maaşları ile asgari ücrette etkili olan enflasyon rakamının hesaplama yönteminin araştırılması, mağduriyetler yaşanmaması adına önemlidir” şeklinde konuştu.