CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin terör sorununa çözüm üretemediğini ileri sürerek, "Sorunları çözmek için iktidar olacaksın, sonra da kalkacaksın sanki yeni iktidar olmuş gibi başlayacaksın muhalefeti suçlamaya" dedi.
CHP Parti
Meclisi (PM), Genel Başkan Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.
Kılıçdaroğlu,
toplantının açılışında yaptığı konuşmada, terör olaylarının son günlerde arttığına
dikkati çekerek, iktidarın 9 yıldır çoğunluğu elinde bulundurmasına rağmen bu
soruna çözüm üretemediğini, tutarlı politikalar izlenmesi gerekirken "büyük
zikzaklar çizdiğini" söyledi.
En son hükümet
programında terör konusunun yer almadığını ifade eden Kılıçdaroğlu,Türkiye'nin en temel sorununun hükümet programında yer almamasının
anlaşılamaz olduğunu, bunun halkıyla yabancılaşma anlamına geldiğini savundu.
Hakkari'nin Çukurca ilçesindeki terör saldırısının ardından Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı açıklamada, muhalefete yönelik
eleştirilerini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Başbakanın ilk yaptığı işlerden
birisi muhalefeti suçlamak oldu. Daha biz konuşmamışız, bir şey söylememişiz.
Hepimiz üzüntü içindeyiz, beyefendinin yaptığı muhalefeti suçlamak" diye
konuştu.
-"Baskının
bir başka şekli..."
Başbakan
Erdoğan'ın dün basın yayın kuruluşlarının
sahipleri ve genel yayın yöneticileriyle yaptığı toplantıyı da değerlendiren Kılıçdaroğlu,
şöyle konuştu: "Baskının bir başka şekli, sansürün bir başka şekli. Hadi
genel yayın yönetmelerini çağırdınız, medya patronlarının ne işi var orada. Hatırlarsınız
bir ara sayın başbakan demişti ki medya patronlarına 'o
köşe yazarları sizin çalışan elemanlarınız değil mi? Onlar madem öyle yazı yazıyorlar,
sen sorumlususun.
Konuşturma
onları'. Bu toplantı onun başka bir
versiyonudur. Demokrasiye yakışan bir tablo değildir bu tablo. Medya patronlarını
karşınıza alacaksınız ve onlara dolaylı sansür nasıl uygulanır onu anlatacaksınız.
Sonra da o toplantıdan çıkacaksınız yine CHP'ye
saldıracaksınız. Efendim neymiş 'şehitlerimiz
var CHP bizi sorumlu tutuyor'. Kimi sorumlu tutacağız, Almanya'yı mı, Fransa'yı mı,
Rusya'yı mı sorumlu tutacağız? Onlar mı bu
ülkeyi yönetiyorlar. Eğer bu ülkede bir hükümet varsa sağlıklı çalışan
demokrasilerde, olumsuzluklar gerçekleşmişse, şehitler varsa doğal olarak
siyaseten onu sorumlu tutacaksınız...
Niye
iktidar oldular? sorunları çözmek için. Sorunları çözmek için iktidar olacaksın,
halktan oy isteyeceksin. Sonra da kalkacaksın sanki yeni iktidar olmuş gibi başlayacaksın
muhalefeti suçlamaya. Sonra dönüp diyeceksin ki 'muhalefet
kolaycılık yapıyor'. Kolaycılığı sen yapıyorsun sayın
başbakan. Her türlü görüşmeyi yaptın. Niçin yaptın o görüşmeleri? Seçimler sırasında
terör olayları olmasın diye. PKK üç kez ateşkes ilan etti. Senin görüşmelerin
sonunda o ateşkes ilan edildi. Senin özel temsilcin Oslo'da 'Biz yüzde 95 görüş birliği sağladık' dedi. Nedir bu yüzde 95? Bizim bilmeye hakkımız yok
mu? O görüşmelerde diyor ki 'beğenmediğiniz valiler var mı? Onu görevden
alalım'. Sen bu noktadasın sayın başbakan.
Muhalefeti suçlayacağına o metinleri bir oku bakalım." Başbakan Erdoğan'ın, Hakkari'nin Çukurca
ilçesindeki terör saldırısının ardından düzenlediği basın toplantısında
"bir davaya ilişkin belgenin sahte olup olmadığını" anlattığını ifade
eden Kılıçdaroğlu, "Bu kadar düzeysiz, bu kadar sığ bir politika olabilir
mi? Ülke kan gölüne dönmüş onun derdi başka bir şey" dedi.
Kılıçdaroğlu,
Parti Meclisi (PM) toplantısı öncesinde yaptığı açıklamalarda dün TBMMgerçekleştirilen
terör konulu kapalı oturuma da değindi.
Kapalı
oturumda hükümet yetkililerinin "gazetelerde yazan, vatandaşın da bildiği
konuların dışında hiçbir bilgiyi milletvekilleriyle paylaşmadığını" ifade
eden Kılıçdaroğlu, bu yolla vatandaşın bilgilenmesinin de engellendiğini iddia
etti. Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile bazı bakanların dahi bu
oturuma katılmadığını, bunun da vahim bir olay olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu,
"Başbakan gelip bilgi vermez mi? Ülke kan gölü, gelip anlatacaksın. Neden
oldu bu olaylar? Vatandaşların telefonunu dinleyeceğine bir de bak bakalım yahu
bu teröristler nedir? Bir de onların telefonlarını dinle. Ülke bu haldeyken
parlamentoya gelip bilgi vermiyorlar. Bu bizim için ciddi bir olay, arkasını bırakmayacağız.
Başbakan o parlamentoya gelecek, bilgi verecek" dedi.
Terör
oturumunda Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın
bilgi vermesini de eleştiren Kılıçdaroğlu, "Adı köstebeğe çıkmış bir bakan
gelip bilgi veriyor. O bakanın o kürsüye çıkması ayıp. Deniz Feneri olayında
arama yapılacağı önceden haber verilecek, bu kişi İçişleri Bakanı olacak,
gelecek o kürsüde milletvekillerine bilgi verecek..." dedi.
Kılıçdaroğlu,
Deniz Feneri soruşturmasına ilişkin iddialarını da yineledi.
-"Biz çözüm
getiriyoruz senin kulağın duymuyor"-
Başbakan
Erdoğan'ın, terör sorununa ilişkin
muhalefetin çözüm önerisinde bulunmadığı, muhalefetin alternatifli çözüm önerilerine
ihtiyaçları olduğu yönünde açıklamalar yaptığını ifade eden Kılıçdaroğlu, CHP'nin 1989 yılında konuya ilişkin ilk raporu hazırlayan
parti olduğunu kaydetti. "Biz çözümler getiriyoruz da senin kulağın
duymuyor" diyen Kılıçdaroğlu, iktidarın çözümlerini ise kimsenin bilmediğini
ileri sürdü. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Muhalefetten çözüm
istiyorsan çözümsüzlükle karşı karşıyasın sen. Çözüm üretemiyorsan iktidarda
olmaman gerekir. Biz iktidarın çözümsüzlüğünü bildiğimiz için parlamentoyu ve
onun başkanını göreve davet ettik.
Sayın Cemil
Çiçek bugün bir gazeteye demeç vermiş 'ben
yürütme organının yetkilisi değilim. Biz yasama organıyız, bu konuda bir şey
yapamayız' diye. Biz Ergene'nin kirliliğini de parlamentoda görüşüyoruz değil mi?
Araştırma komisyonları kuruyoruz, yürütme organının işine müdahale mi ediyoruz?
İklimle ilgili, yoksullukla ilgili, yolsuzlukla ilgili araştırma komisyonu
kurduk. Nasıl oluyor da bu kadar temel bir sorunla ilgili bir komisyon
kurmaktan sayın başkan kaçınıyor. Eğer sayın başkan kaçınırsa komisyon
kurmaktan, çözüm üreten bir komisyon kurmaktan kaçınırsa bu sorumluluğa ortak
olur, çözümsüzlüğe ortak olur.
Bizim çağrılarımız,
önerilerimiz çok açık. Biz Türkiye'nin
en temel sorununa çözüm üretmek istiyoruz. Yeri geldiğinde kürsüye çıkıp konuşuyorlar
'Kurtuluş Savaşını yöneten parlamento' diye. Bu parlamento Kurtuluş Savaşı'nı yönetmişse bu soruna da çözüm üretebilir. Sayın
Cemil Çiçek kaçmasın. AKP çözüm üretemez, çözüm üretecek merci, organ
parlamentodur." -"Gensoru vereceğiz"- Başbakan Erdoğan'ın CHP'li belediyeler ve Alman vakıflarına
ilişkin sözlerini de hatırlatan Kılıçdaroğlu, kendisine iddialarını açıkça
anlatması yönünde çağrıda bulunduğunu, ancak şu ana kadar bir yanıt alamadığını
söyledi.
Kılıçdaroğlu,
"Gensoru vereceğiz. Meclis'e gelecek bütün CHP'li belediyelerden özür dileyecek. Senin belediyelerin
yapabilir ama hiçbir CHP'li belediye bunu yapmaz. Sen
yapabilirsin ama hiçbir CHP'li belediye bunu yapmaz. Ağzından çıkanı
önce kulağın duyacak. Sen başbakansın ülkeyi yönetiyorsun. Senin sorumlulukların
var. Yeri gelince bize sorumluluklarımızı hatırlatıyorsun. Biz sorumluluklarımızın
bilincindeyiz. Sen de sorumluluklarının bilincinde olacaksın" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının ardından basına kapalı devam eden PM
toplantısında, yenianayasa çalışması ve terör gibi gündemdeki konular ele alınacak.
Toplantıda CHP'nin 2012 Mayıs ayında yapılması
planlanan olağan kurultayının ertelenmesine ilişkin taleplerin de gündeme
gelerek görüşülmesi bekleniyor
Kaynak: milliyet.com.tr