Toplumda şiddet aldı başını gidiyor. Toplumu içten içe kemiren olayların nedenleri de, önlemleri de malum ama uygulayan ne yazık ki yok... Toplumsal ilişkilerimizde nedenlerini pek de umursamadığımız bir ‘yabancılaşma süreci' yaşıyoruz.
Toplumu oluşturan bireyler arasında, o kitaplarda sözü edilen, karşılıklı sevgi ve saygıya dayalı ilişkiler maalesef yozlaşmış durumda. Zorla, yalnız çıkarlar gerektirdiği için bir arada yaşamaya razı olmuş insan yığınları halini aldık.
Hepimiz, birbirimize yabancı olduk! Toplumun her kesiminde boy gösteren şiddetin nedeni, yabancılaşmanın getirisi sevgisizlik ve saygısızlık zinciri içersindeki insani değerlerin kaybolması...
Kültür değişimi uygulamaya başladık. Ama başaramadık. Avrupalılaşma sevdasına, sözde birtakım yeniliklere göz yumduk. Edebiyat, sinema ve televizyon üzerinden bireylere, ‘önemli olan insanı insan yapan; değerler değil, güçtür; köşeyi dön de nasıl dönersen dön', şeklinde mesajlar verdik.
Toplumun yapısını kemiren asalak değerler ürettik. Gençlerimiz, başarıyı güç ve şiddetle özdeşleştiren değerleri benimserken, pek çoğumuz, bu durumdan rahatsızlık duymadı. Yasal olsun, olmasın, ‘köşe dönmek' marifet sayıldı.
‘Benim memurum işini bilir' diyen eski politikacımız bugünlerin temellerini atmıştı… Bu umursamazlık, toplumda gücün, şiddetin egemen olmasına ortam hazırladı.
Kimsenin hukuka, adalete güveni kalmadı… Eskiye oranla toplumu giderek daha güçlü bir şekilde etkileyen, yönlendiren ise çeşitlenen iletişim ve ulaşım araçları ile medya…1980'lerden bu yana dünyada artış gösteren şiddet ve terör konusunda bilinçli, kapsamlı araştırma ve hazırlık yaptığımız söylenemez. Çocuğa okullarda sadece matematiği, fiziği vs. öğretiyoruz. Oysa çocuğa dünyayı da öğretmek gerekiyor.
Kimlik zafiyetinden doğan aksaklıklar polisiye önlemlerle giderilemez. Medyanın, özellikle de televizyon programlarının toplum üzerindeki etkileri sanıldığından çok büyük. Dikkat edilirse hemen her tür dizi; şiddeti, uyuşturucuyu, kaçakçılığı, kolay para kazanma yollarını, cinsel istismarı sergiliyor. Özel televizyonlar üzerinde yaptırım olması gerekir... Yoksa bugünleri de ararız... Yarın çok geç olmamalı...
