Beşiktaş’ta ihale usulsüzlükleri ayyuka çıkmıştı. Partinin ve İBB'nin en tepesinden en alt kadrosuna kadar herkes, Akpolat’ın hangi yollarla para kazandığını ve dağıttığını biliyordu. Üstelik sadece yolsuzluk değil, evliyken, yine evli olan partili milletvekili adayı M. A'nın eşiyle yasak ilişki yaşaması, her ikisinin de boşanıp evlenmesi bile CHP içinde hiçbir sorun yaratmadı. Ne hikmetse, parti ve İBB Akpolat’ın düğününe tam kadro katıldı.
Soru şu: CHP neden Beşiktaş’ta bu kadar sahiplenici, ama Beykoz’da sesini çıkarmıyor?
---
AKPOLAT’IN YOLSUZLUĞU HERKESİN BİLDİĞİ SIRDI AMA PARTİ VE İBB KORUDU
Rıza Akpolat döneminde Beşiktaş Belediyesi, usulsüzlüklerle anılan ihalelerle gündeme geldi. Büyük projelerin belli çevrelere dağıtıldığı, rantın el altından partililere aktarıldığı söylendi. CHP içindeki herkes operasyon olacağını, Akpolat’ın tutuklanacağını biliyordu ama kimse sesini çıkarmadı.
Daha da ilginci, Akpolat’ın ahlaki skandalları da parti içinde tepki çekmedi. CHP ve İBB, evliyken yasak ilişki yaşayıp boşanarak evlenen Akpolat’a sahip çıktı, düğününe tam kadro katıldı. O düğünde, parti içindeki herkes Akpolat’a destek verdi.
Peki neden? Beşiktaş’taki rant düzeninden CHP’li ve İBB’li isimler de mi faydalandı? Herkesin Beşiktaş’tan bir alacağı mı vardı, yoksa almaya devam mı ediyorlardı?
---
BEYKOZ’DA KÖSELER NEDEN SAHİPSİZ?
Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler, ihale usulsüzlükleriyle suçlanıyor olabilir ama Akpolat gibi ahlaki skandallarla anılmayan bir isim. Üstelik Köseler, "rantçı ekiplerle" değil, ekip oluşturmadan, tek başına çalışarak ön plana çıkan bir başkan. Belki de tam olarak bu yüzden yalnız bırakıldı.
CHP, Beşiktaş’ta Akpolat’a sahip çıkarken, Beykoz’da neden cılız bir destek gösteriyor? Çünkü Köseler, paylaşmayı bilmiyor, rantı dağıtmıyor. İşini yapan, partinin kirli düzenine uymayan bir başkan olduğu için CHP içinde sanki istenmeyen adam ilan edildi.
Ancak asıl sorun burada bitmiyor. Beykoz Belediyesi’ne kimler atandı?
Beykoz'u bilmeyen, ilçeyi tanımayan, partiyi ve örgütü tanımayan, ihale yolsuzluklarından yargılanan başkan yardımcılarını Beykoz’a dayatanların hiç mi suçu yok?
Daha önce ihaleye fesat karıştırmaktan yargılanan isimleri Beykoz’a atayanlar neden şimdi suskun?
CHP’li olmayan meclis üyelerini listeye yazanların Beykoz’daki bu tabloya hiç mi katkısı yok?
Beykoz’da belediye yönetimi sıkıntılıysa, bunda sadece Alaattin Köseler’in değil, onu yalnız bırakan İBB ve CHP'nin yönetiminin ve yanlış atamalar yapanların da büyük suçu var!
---
CHP VE İBB’NİN GERÇEK YÜZÜ ORTAYA ÇIKIYOR
CHP ve İBB, Beşiktaş’ta Akpolat’a tam destek verip, Beykoz’da Köseler’i yalnız bırakarak parti içindeki ikiyüzlülüğü açıkça gösterdi. Akpolat gibi "dağıtan" biriysen, her türlü kirli işe bulaşsan bile korunuyorsun. Ama Köseler gibi kimseye menfaat sağlamazsan, yalnız bırakılıyorsun.
Bu işin özü şu: CHP ve İBB'de dayanışma yok, menfaat ilişkisi var.
Şimdi CHP ve İBB'ye soralım:
Beşiktaş’ta Akpolat’a sahip çıkarken, Beykoz’da Köseler’e neden destek vermediniz?
Beykoz’a yolsuzluk ve ihaleden yargılanan başkan yardımcılarını gönderenler neden sessiz?
CHP ve İBB'de belediye başkanları, partiye sağladıkları rant kadar mı değerli?
CHP’li olmayan meclis üyelerini listelere kim yazdı ve neden?
Bu soruların cevaplarını kamuoyu bekliyor. Eğer CHP gerçekten şeffaf ve adil bir parti olduğunu iddia ediyorsa, neden Beşiktaş ve Beykoz’da farklı davrandığını açıklamak zorunda!
---
Dipnot: Bir Eleştiri Değil, Bir Analiz!
Şimdi "Sen eleştiriyorsun" diyenlere sesleniyorum: Bu yazı, CHP ve İBB’nin kendi partililerini, örgütünü ve yerel yöneticilerini nasıl yok sayarak hareket ettiğinin bir analizidir.
Evet, Alaattin Köseler’i en çok eleştirenlerden biri benim. Ama burada mesele, bir başkanı eleştirmek ya da savunmak değil. Mesele, partinin kendi içinde nasıl çifte standart uyguladığını ve Beykoz’da partilileri nasıl hiçe saydığını gözler önüne sermektir.
Bu yüzden bu yazı bir kıyaslama, bir analizdir. CHP’nin kendi örgütüne, kendi belediye başkanlarına, kendi tabanına nasıl davrandığını anlamak isteyenler için bir dipnottur.