Kocadon, kızı ve onun arkadaşıyla birlikte eğlenmeye gittiği bir mekandan evine döndükten sonra, kızının uyumasının sonrasında iddiaya göre B.Y.B.'nin kaldığı odaya gidip, cinsel istismarda bulundu. Muğla'da, tekne kaptanı Ömer Deniz Kocadon (40), kızının arkadaşı B.Y.B.'ye (17) cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklu yargılandığı davada 16 yıl hapis cezası aldı.
“İFTİRAYA UĞRADIM”
Bodrum'da yaşayan kaptan Ömer Deniz Kocadon, kızı P.N.K. (17) ve kızının arkadaşı B.Y.B. (17) ile 28 Haziran 2024'te kent merkezinde işletilen mekana eğlenmeye gitti. Kocadon, gecenin sonunda kızı ve onun arkadaşıyla Umurca Mahallesi'ndeki evine dönüş yaptı. İddiaya göre, Ömer Deniz Kocadon, kızının uyumasının sonrasında sabaha karşı B.Y.B.'nin kaldığı odaya gidip, cinsel istismarda bulundu. B.Y.B., durumu annesi S.B.'ye anlattı. Anne S.B., polise şikayetçi oldu. Şikayet üzerine polis, Ömer Deniz Kocadon'ı gözaltına aldı. Kocadon, ifadesinde hakkındaki suçlamayı kabul etmeyerek, "Ayrı odalarda yattık. İftiraya uğradım" şeklinde konuştu. Polisteki, işlemlerinin bitmesinin ardından 30 Haziran 2024'te adliyeye sevk edilen Ömer Deniz Kocadon, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
“TÜM YILDIRMALARA RAĞMEN SESSİZ KALMADILAR”
Bodrum 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde geçtiğimiz gün tutuklu sanık Kocadon, 5'inci kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya tutuklu sanığın yanı sıra avukatları katıldı. Avukatların ve tutuklu sanığın savunmasının sonrasında mahkeme heyeti kararını açıkladı. Mahkeme heyeti Ömer Deniz Kocadon'a 16 yıl hapis cezası vererek, tutukluluk halinin devamına karar verdi. Kararın ardından Bodrum Kadın Dayanışma Derneği tarafından yapılan bir açıklamada, "Bugün suça maruz bırakılan çocuk ile birlikte gerçek adalet mücadelesinde önemli bir aşamayı geride bırakmış bulunuyoruz. Kadınlara ve çocuklara yönelik işlenen suçların yargılanması sürecinde karşılaşılan tüm zorluklara rağmen, dirençle ve kararlılıkla çocuğun mücadelesinde yerimizi aldık. Bu davada, olay tarihinde 39 yaşındaki bir yetişkin erkeğin, 16 yaşındaki bir çocuğa karşı gerçekleştirdiği cinsel istismar suçu karşısında, failin kendi yakınları tarafından başlatılan tüm yıldırma, karalama ve yalnızlaştırma kampanyalarına rağmen, mağdur çocuk ve annesi asla sessiz kalmadı ve hukuk mücadelesinden vazgeçmedi" şeklinde ifadeler kullanıldı.
